Tavuksular (Galliformes), kuşlar sınıfına ait, tavuklar, sülünler ve hindiler gibi kuşları kapsayan bir takımdır. Tipik zemin kuşlarıdır. Hemen hemen hepsi karada yaşar. Boyları kısa ya da orta uzunlukta olan kuşlardır. Çoğunlukla başlarında tüysüz kısımlar ya da ibik benzeri deri çıkıntıları bulunur. İbikler erkeklerde daha büyüktür. Gagaları kısa ve kuvvetli, ucu genellikle aşağı doğru kıvrıktır. Bacakları kısa, eşelenmeye ve yürümeye uyum sağlamıştır. Kuyruk, özellikle erkeklerde iyi gelişmiştir. Besinleri taneli tohumlar, bitkiler ve böceklerdir. Besinleriyle birlikte taşlıklarında bulunması için taş da yutarlar. Sürüler halinde yaşarlar. Yuvalarını toprak üzerine, çalıların arasına yaparlar. Yalnız dişiler kuluçkaya yatar. Evcilleştirilmiş pek çok türü bulunur. «Kayın tavuğu» öbür adıyla «Avrupa kara orman tavuğu» orman horozuyla akraba olmakla beraber, çok daha ufak bir kuştur. 55-60 santim uzunluğundadır. Erkeğinin uzun dış kuyruk tüyleri kıvrıktır: Şekilleri rebaba benzer. Amerika orman tavukları gibi bunların da ortak bir gösteri alanları vardır. Erkek kayın tavuğu rebab biçimli kuyruğunu havaya dikerek, altındaki kar gibi beyaz tüyleri göze serer. Kar tavuğu Orman tavuğu ailesinin en kuzeysel üyeleri, bazı dillerde «Ptarmigan» denilen kar tavuklarıdır. «Söğüt kar tavuğu» {Lagopus lagopus) ile «kaya kar tavuğu» veya öbür adıyla «dağ kar tavuğu» na (Lagopus mutus) hem Eski, hem de Yeni Dünya’da rastlanır. Hele 35 santim uzunluğunda olan ikincisi, Alpler gibi Orta Avrupa sıradağlarında çok bulunur. Kar tavuklarının yazlık tüyleri siyah, kahverengi ve beyazdır, fakat kış yaklaşırken kar gibi beyaz bir urbaya bürünürler. Bu değişiklik, karlı alanlarda tohum ve tomurcuk ararken daha az göze çarpmalarını sağlar. Bacaklarıyla ayakları soğuğa karşı tamamiyle tüylerle örtülüdür. Yiyecek aramak için olduğu kadar, soğuktan korunmak maksadıyla da karın içine girerler. Kar tavukları Eskimolar için değerli bir. yiyecek kaynağıdır. Büyük Britanya adalarının fundalarla kaplı bataklıklarında yasayan «kızıl orman tavuğu» nun (Lagopus scoticus) garip bir özelliği, bir kar tavuğu olmasına rağmen, tüylerinin kışın beyazlaşmamasıdır. Ladin Tavuğu Birleşik Amerika’ nın kuzeyi ie Kanada’nın karanlık ladin ağacı ormanlarında yaşar. Ender olarak insan gördüğü için, ürkek değildir. Avcılar sürünün geri kalan kısmını telâşa vermeden bir sürü kuş vurabilmelerinden dolayı, bu orman tavuğuna bazen «budala tavuk» derer. Ladin tavuğu’nun erkeğinin tüylerinde siyahlı beyazlı bir renk kompozisyonu göze çarpar. Gözün üzerindeki al renkli bir sarkık et bu kuşa renk verir. Dişisi kahverengimsidir. Bu orman tavuklarının eti ladin iğnesi lezzetinde olduğundan pek aranmaz. «Çalı tavuğu» Amerika çayır tavuklarının en irisidir. Birleşik Amerika’nın, Pasifik Okyanusuna suyunu akıtmayan batı eyaletlerinde yaşar. Erkeği dişiden çok daha iridir. Erkek çalı tavukları sabah erken, bazen de akşamları ortak gösteri alanlarında toplaşarak çalım satarlar. Kanatlarını aşağı sarkıtır, kuyruklarını ardına kadar açar ve boyunlarmdaki sarı torbaları şişirirler. Dişileri etkilemek için bu keselerdeki havayı boşaltırken garip sesler çıkarırlar. Çalı tavuğu, pek lezzetli olmamakla beraber, kolay bir hedef olduğundan çok avlanır. Çayır Tavuğu Cayır tavugu ile sivri kuyruklu cayır tavugu (Pedioecetes phasianellus) Kuzey Amerika’nın büyük ovalarında, tarımın onları yurtlarından uzaklaştırmadığı bölgelerde bulunan benzer iki türdür. Sivri kuyruklu, çalılık veya kumluk alanlara rağbet ettiğinden insanlardan ötekine kıyasla daha az zarar görmüştür. Erkek çayır tavukları ilkbaharda ortak dans alanlarında toplaşarak top gümbürtüsü gibi garip bir ses çıkarırlar. Bu sesi, boyunlarının yanlarındaki parlak renkli hava keseciklerini şişirmek, sonra da içindeki havayı dışarı püskürtmek suretiyle vücuda getirirler. Top gibi öterken kuyruklarım da yayar ve boyunlarındaki sivri tüyleri şişirirler. Dişiler yaklaşırken, erkeklerin her biri bu gösteride arkadaşlarını mat etmeye çalışır. Çayır tavukları yaklaşık olarak 45 santim uzunluğundadır. Davul Çalan Kuşlar : Yakalı Orman Tavukları Bu kuş orman tavuklarının Yeni Dünya’da en iyi tanınan üyesidir. Kızılderililerin zamanından beri avlana avlana kurnaz ve hilekâr bir kuş olmuştur. Güçlü kanatlarıyla «vırr» diye bir ses çıkararak havaya sıçramakta, sonra da ağaçların arasında hızla gözden kaybolmaktadır. Erkek «yakalı orman tavuğu», ormanda bir kütük seçtikten sonra, bunun etrafında, kuyruğunu ardına kadar açıp ve boynundaki kara yakayı şişirip dolaşmasıyla ün salmıştır. Kanatlarını gözden silinecek kadar hızlı hızlı çırparak dolaşırken, bir dişi elde etmek için vakit vakit boğuk bir davul sesi çıkarır. Yavaşlatılarak oynanan filimler, bu hızlı hızlı çırpılan kanatların hiç bir cisme çarpmadığını ve davul sesinin, havada meydana geleîtı titreşimler tarafından çıkarıldığım ortaya koymuştur. Yakalı orman tavuğu, yaklaşık olarak 38-40 santim uzunluğundadır. Çetrefil benekli tüyleri, kuşun yaşadığı çalılığın veya ormanın rengine ve gölgelerine uyar. Yakalı orman tavuklarından bazılarının kuyruğu gri, bazılarınınki kestane renklidir. Bu ayrılığın cinsiyetle ve yaşla bir. ilgisi yoktur. Kış gelince yerli kuslardan olan orman tavukarının ayaklarında saçağımsı tüyler ve kıllai biter. Bunlar kuşa kar ayakkabısf vazifesi görürler. Yakalı orman tavuğu bazen geceyi geçirmek üzere yumuşak bir kar yığınının içine dalar. Bu manevranın düşmanlarına yerini belli edecek izer bırakmaması avantajı vardır. Yakalı orman tavuğu böğürtlenle, meyvalarla, goncalarla, büyük baldıran iğneleriyle besenir. Yakalı orman tavuğu nüfusu, on yılda çok sayıda azalmaktadır. Tabiat bilginleri bunun hastalık sonucu olduğunu zannetmektedirler. Orman Tavukları GERÇEK orman tavukları sülünlerle oldukça yakın akraba «Tetraonidae» ailesini meydana getirirler. Etlerinin lezzeti sebebiyle avcılar tarafından çok aranan orman tavukları, daha çok yerde yaşar ve kuzey enlemlerini tercih ederler. Çoğunluğu orta irilikte, hatta iri, güzel kuşlardır. Uzunlukları cinsine göre 45 santimle 110 santim arasında oynar. Kar tavuğunun dışındakilerin çok eşli olmaları ihtimali kuvvetlidir. Erkekleri aşk danslarını ortak gösteri alanlarında yaparlar. Dişiler de buraya çiftleşmeye gelir, sonra da yuva yapmak üzere gizli bir köşe aramaya giderler. Dişi, yavrularını tek başına büyütür.